Kaydedilen makaleler

Henüz yer işaretlerinize herhangi bir makale eklemediniz!

Makalelere göz at
Newsletter image

Bültene Abone Olun

Yeni yazılar, haberler ve ipuçları hakkında bildirim alan 10 bin+ kişiye katılın.

Endişelenmeyin, spam göndermiyoruz!

KVKK Uyumluluğu

Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek, Çerez Politikası, Gizlilik Politikası ve Kullanım Koşulları'nı kabul etmiş olursunuz.

TCMB, Haftalık Repo Faizini %46'ya Yükseltti: Piyasa Faizleri Üzerindeki Etkileri ve Ekonomik Göstergeler

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geçtiğimiz hafta politika faizi olan haftalık repo oranını %42.5’ten %46’ya yükseltti. Bu değişiklik, piyasa fonlamasının TCMB'nin belirlediği haftalık repo üzerinden yapılması durumunda ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinde önemli bir değişiklik yaratılmayacağı anlamına geliyor. Ancak son haftalarda %48 civarında oluşan ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti, TCMB'nin faiz artışına gittiğini gözler önüne seriyor. Merkez Bankası'nın para politikası çerçevesinin yeniden şekillendiği bir dönemde, faiz koridorunu daha etkin bir şekilde kullanmaya başladığı görülüyor. 2008 yılında yaşanan Küresel Finansal Kriz döneminde TCMB, piyasa faizlerini daha oynak hale getirmek için faiz koridorunu aktif olarak kullanmış ve bu sayede döviz kurlarında bir miktar istikrar sağlamıştı. Günümüzde, benzer bir duruma geri dönüldüğü ve piyasa faizlerinin %46’nın üzerinde olmasına yönelik bir istek olduğu anlaşılıyor. Yapılan araştırmalar, TCMB'nin faiz koridorunun aktif bir şekilde kullanılmasının ticari kredi faizleri üzerinde seçici etkiler doğurduğunu gösteriyor. Özellikle belirleyici olan gecelik borç verme faizleri, ticari kredi faizleri için önemli bir referans haline gelmiş durumda. Mart ortasında %55 seviyesinde olan ticari kredi faizleri, 11 Nisan haftasında %60.5 seviyesine yükselmiş görünüyor. Ek maliyetler hesaba katıldığında, bu oranların daha da yükselebileceği düşünülüyor. Ekonomik aktiviteyi gösteren veriler, sanayi üretiminde daralmaya işaret ediyor. İSO’dan gelen son PMI verisi, ekonomik yavaşlamayı teyit ederken, kapasite kullanım oranı da 74.6’ya gerileyerek Mart 2023'ten bu yana en düşük seviyesini gördü. Son sekiz ayda yükseliş gösteren tüketici güven endeksi, 85.9’dan 83.9’a düşmüş ve bu durum, yurt içi siyasi gerilimlerin artmasının olumsuz etkilerini yansıtıyor. Tüketim cephesi ise karmaşık bir tablo sergiliyor. Ciro ve kredi kartı harcamalarında artış görülsede, tüketicilerin zorunlu harcamalara yöneldiği ve elektronik, giyim gibi isteğe bağlı harcamalarda gerileme yaşandığı gözlemleniyor. Bu durum, vatandaşların bütçelerinin zorunlu harcamalara yöneldiği anlamına geliyor. Sonuç olarak, TCMB’nin kredi faizlerinin politika faizi yerine gecelik faiz üzerinden fiyatlanmasını tercih edip etmeyeceği büyük bir merak konusu. Ekonomi yönetiminin rezerv kaybını durdurmaya ve yeniden rezerv biriktirmeye çalıştığı anlaşılıyor. Ancak TL'nin cazip hale getirilmesi sürecinde üretim dengelerinin bozulma riski olduğu belirtiliyor. Bu durumun dengelenebilmesi için, yurt içindeki siyasi gerilimlerin azaltılması kaçınılmaz görünüyor.

Tarafsızlık Analizi

Tarafsızlık Puanı:
30/100
Tarafsız Taraflı
Bu haber  8  farklı kaynaktan analiz edilmiştir.
Tarafsızlık Değerlendirmesi: Haber, ekonomik veriler ve TCMB'nin politikaları üzerine doğrudan gözlemler ve istatistikler içermektedir. Ancak, yazının ele aldığı konuların siyasi boyutu ve yorumların okuyucuya doğrudan bir yönlendirme yapmamaya özen göstermesi nedeniyle taraflılık puanı düşük tutulmuştur. Ancak bazı ifadelerin iktisadi durumu biraz karamsar bir perspektifle ele aldığı düşünülebilir.

Bu Makale Hakkında Önemli Sorular

Düşün ve Değerlendir

Bu konuyla ilgili: