Dolar bugüne yatay seyirde 38,43 TL'de başlarken, Euro hafif düşüşle 43,83 TL'den başladı.

Döviz piyasalarında son günlerde gözlemlenen hareketlilik, ekonominin dinamikleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır. Doların, Euro karşısında hafif bir değer kazanımı göstermesi, bir dizi faktörden kaynaklanmaktadır. Merkez Bankası'nın zorunlu karşılıklara hesaplanacak faizi politika faizi yerine fonlama faizi üzerinden güncellemeleri, piyasalarda önemli bir etki yaratarak dolarda kısmi bir güçlenmeye neden olmuştur. Uzmanlar, bu hamlenin, bankaların para politikaları üzerindeki etkisini artıracağını ve dolayısıyla döviz kurlarındaki dalgalanmaları dengeleyebileceğini öngörüyorlar. S&P'nin Türkiye’nin uzun vadeli kredi notunu 'BB-' seviyesinde tutarken not görünümünü “durağan” olarak açıklamasının, piyasalara olan etkisi de dikkate değer. S&P'nin değerlendirmeleri, ülkedeki ekonomik belirsizliklerin azalması ve mevcut ekonomi yönetiminin para politikalarında daha sıkı adımlar atabileceği yönündeki olumlu algıyı pekiştiriyor. Ancak, İmamoğlu'nun tutuklanmasının ardından gelen siyasi riskler, yatırımcılar açısından kaygı verici bir durum oluşturuyor. Bu durum, siyasi belirsizliklerin ekonomik istikrarı tehdit edebileceği gerçeğini gözler önüne seriyor. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar, yalnızca iç piyasa ile sınırlı kalmayıp, global ekonomik dinamiklerle de doğrudan bağlantılı. ABD'de Başkan Trump'ın otomobillere uygulanan tarifeleri hafifleteceği ile ilgili açıklamaları, piyasalarda daha geniş bir iyimserlik yaratmış durumda. Bu tür haberler, genel ticaret savaşlarının etkisinin azalacağı umudunu beslerken, dolara olan talebi artırmakta ve böylece dolardaki değer artışına katkı sağlamaktadır. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bugün gerçekleştireceği canlı yayındaki açıklamaları, piyasaların gözü önünde olacak. Bakan’ın, ticaret savaşları ve rezervler üzerine yapacağı açıklamalar, yatırımcıların ilgisini çekerken gelecekteki ekonomik stratejiler hakkında ipuçları da sunabilir. Ekonomik göstergeler ve Hazine Bakanı’nın tahlilleri, yatırım yapma kararlarını doğrudan etkileyen unsurlar olarak önem taşımaktadır. Dolayısıyla, piyasa oyuncuları, Bakan Şimşek’in duyuracağı detayları dikkatle inceleyecek. Sonuç olarak, dolardaki bu değer kazanımı ve Euro'nun gerilemesi, büyük ölçüde hem yerel hem de küresel ekonomik faktörlerin etkileşimi sonucunda şekillenmektedir. Türkiye ekonomisinin, küresel piyasalardaki değişikliklere ne denli entegre olduğunu gözlemlemek, hem yerel yatırımcılar hem de uluslararası analizciler açısından kritik öneme sahiptir.