Kaydedilen makaleler

Henüz yer işaretlerinize herhangi bir makale eklemediniz!

Makalelere göz at
Newsletter image

Bültene Abone Olun

Yeni yazılar, haberler ve ipuçları hakkında bildirim alan 10 bin+ kişiye katılın.

Endişelenmeyin, spam göndermiyoruz!

KVKK Uyumluluğu

Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek, Çerez Politikası, Gizlilik Politikası ve Kullanım Koşulları'nı kabul etmiş olursunuz.

Dijital Ölümsüzlük: Zihin Yüklemesi ve Son Gelişmeler

Dijital Ölümsüzlük: Zihin Yüklemesi ve Son Gelişmeler

Zihnimizi bir bilgisayara aktararak sonsuza dek yaşamak mümkün mü? Bu soruya yanıt arayan araştırmalara göre, "zihin yüklemesi" (mind uploading) fikri gelecekte gerçeğe dönüşebilir. Georgia Teknoloji Enstitüsü'nden psikoloji profesörü Dobromir Rahnev, insan bilincinin dijital ortamda aktarılması teorik olarak mümkün olsa da, mevcut bilimsel bilgi ve teknoloji düzeyinin henüz bu hedefe ulaşmaktan uzak olduğunu belirtiyor.

Zihin yüklemesi, beynimizin tüm yapısal ve işlevsel özelliklerinin bir bilgisayara aktarılmasıyla, benliğimizin dijital bir kopyasının oluşturulması anlamına geliyor. Böylece bireyler, fiziksel bedenlerinden bağımsız olarak sanal bir ortamda varlıklarını sürdürebilecekler. Bu dijital varoluş, yeme, araba kullanma gibi fiziksel aktivitelerin yanı sıra, gerçek dünyada mümkün olmayan deneyimleri de sunma potansiyeline sahip.

Ancak Rahnev, bu dijital yaşamın sürdürülebilir ve sağlıklı olması için beynin duyusal girdilere erişiminin kritik olduğunu vurguluyor. Duyusal yoksunluğun ciddi psikolojik sorunlara yol açabileceğini ifade eden Rahnev, beynimizin 86 milyar nöron ve trilyonlarca bağlantı ile son derece karmaşık bir yapıdan oluştuğunu hatırlatıyor.

Beynin üç boyutlu haritasını çıkarmak ve işlevlerini doğru modellemek, mevcut teknolojilerle oldukça zor görünüyor. Günümüze kadar sadece bir sinek beyninin tamamı ve bir fare beyninin çok küçük bir bölümü haritalanabilmiş durumda. Rahnev'e göre, sadece nöronların taranması yeterli değil; çünkü nöronlar zamanla kendini yeniden ayarlıyor, bu da dinamik süreçlerin modellenmesini gerekli kılıyor.

Zihin yüklemesi konusundaki tahminler genellikle 2045 yılına işaret etse de, Rahnev bu öngörülerin yanıltıcı olabileceğini ve teknolojinin hayata geçmesi için 100 yıldan fazla bir süre gerekebileceğini belirtiyor. Ancak yaptığı değerlendirmede cömert bir zaman aralığına sahip bir geleceğe de kapı araladı; 200 yıl içinde bu tür teknolojilerin hayata geçmesi mümkün olabilir.

Bu arada, Paradromics adlı ABD merkezli nöroteknoloji girişimi, beyin-bilgisayar arayüzü (BCI) teknolojisini insan üzerinde ilk kez uyguladığını açıkladı. Şirket, Michigan Üniversitesi'nde yapılan bir beyin cerrahisi sırasında geliştirdiği cihazı bir hastanın beynine yerleştirerek önemli bir ilerleme kaydetti. Paradromics CEO'su Matt Angle, cihazın insan beynine uyum sağladığını ve nöral aktiviteyi kaydedebildiğini belirtti. Bu gelişme, beyin-bilgisayar arayüzlerinin gelecekteki klinik uygulamaları için umut verici bir adım olarak öne çıkıyor.

Paradromics’in Connexus adını verdiği BCI sistemi, beyin sinyallerini analiz ederek bunları dış teknolojilere iletebilecek komutlara dönüştürüyor. Bu teknoloji, özellikle felçli bireylerin bilgisayar aracılığıyla iletişimini sağlamayı hedefliyor. Paradromics, klinik araştırmalar için gerekli onayları aldıktan sonra 2025 yılına kadar kalıcı implantlarla ilgili denemelere başlamayı planlıyor.

Dijital olarak insanların yaşaması, insanlık için yeni bir kapı açabilir. Ancak, zihin yüklemesi ve beyin-bilgisayar arayüzleri alanındaki zorluklar oldukça fazladır. Gelecekte bu teknolojilerin gelişmesi, insan bilincinin keşfedilmeye devam etmesine olanak tanıyabilir.

Tarafsızlık Analizi

Tarafsızlık Puanı:
35/100
Tarafsız Taraflı
Bu haber  20  farklı kaynaktan analiz edilmiştir.
Tarafsızlık Değerlendirmesi: Haber, bilimsel araştırmalar ve gelişmeler üzerine derinlemesine bir inceleme sunduğu için çoğunlukla objektif bir yaklaşım sergilemektedir. Bununla birlikte, bazı ifadeler umut verici tahminlerde bulunarak gelecekle ilgili iyimser bir ton taşıyor, bu da nesnel analizden bir nebze uzaklaşmış olabilir.

Bu Makale Hakkında Önemli Sorular

Düşün ve Değerlendir

Bu konuyla ilgili: